Dünyanın ilk bilgisayar virüsü: ‘Creeper’ın ortaya çıkışı

ARPANET ve İlk Virüs: Creeper

1969 yılında, internetin öncüsü olan deneysel bir bilgisayar ağı olan ARPANET kuruldu. Bu ağ, bilgisayarlar arasında özel bir telefon bağlantısına gerek kalmadan uzun mesafeli iletişim sağlamayı amaçlıyordu. Bunun için, verileri bölüp gönderme yöntemi olan paket anahtarlama kullanıldı. ARPANET’in ilk kullanıcıları genellikle bilgisayar bilimcileriydi.

1971 yılında, birbirine bağlı teletype bilgisayar ekranlarında “Ben sürüngenim, yakalayabilirsen yakala!” şeklinde bir mesaj belirdi. Bu mesaj, kullanıcılar arasında büyük bir şaşkınlık yarattı. Fakat o zamanların kullanıcıları, aslında ilk bilgisayar virüsü olan Creeper’ın kurbanlarıydı.

Bu gizemli mesajın kaynağı, bir hacker değil, Bold, Beranek ve Newman (şimdiki adıyla Raytheon BBN Technologies) firmasında çalışan araştırmacı Bob Thomas’tı. Thomas, Creeper adını verdiği deneysel bir program yaratmıştı. Creeper, kendini kopyalayabilen ve diğer sistemlere yayılabilen bir solucan tipi bilgisayar virüsüydü. Hedefi, ARPANET’e bağlı Digital Equipment Corporation (DEC) bilgisayarlarıydı.

Ancak Creeper, günümüzdeki kötü amaçlı yazılımlardan farklıydı. Yapabildiği tek şey ekranda esrarengiz bir mesaj göstermekti. Dosyalara zarar vermiyor, veri çalmıyor veya sistemleri çökertmiyordu. Thomas, bu programı bilimsel bir merakla ve kendini kopyalayan bir programın mümkün olduğunu göstermek amacıyla geliştirmişti. Programın adını da, o dönemde popüler olan çizgi film “Scooby-Doo”daki ürpertici bir karakter olan Creeper’dan esinlenerek koymuştu.

Elk Cloner: İlk Kişisel Bilgisayar Virüsü

Creeper, araştırmacılar arasında sınırlı kaldı, fakat onu takip eden virüsler çok daha yaygın hale geldi. Bunlardan biri olan Elk Cloner, “doğada” keşfedilen ilk kişisel bilgisayar virüsü olarak kayıtlara geçti. 1982 yılında, 15 yaşındaki lise öğrencisi Richard Skrenta tarafından yazılan bu virüs, Apple II bilgisayarlara bulaşan bir önyükleme sektörü virüsüydü.

Elk Cloner, o dönemin en gelişmiş depolama teknolojisi olan disketler aracılığıyla yayıldı ve ilk büyük bilgisayar virüsü salgınına dönüştü. Bilerek zararlı olmasa da, bazı disklere zarar verdi ve enfekte bilgisayarlarda her 50 açılışta kullanıcıları şu şiiri göstererek rahatsız etti:

  • ELK CLONER:
  • Kişiliği Olan Program
  • Tüm disklerine bulaşacak,
  • Çiplerine sızacak,
  • Evet, bu CLONER!
  • Yapışacak sana bir tutkal gibi,
  • RAM’ini değiştirecek,
  • CLONER’ı gönderin!

Related Posts

Bilim kurgu gerçek oldu! Hologramlar evlere giriyor

Bilim kurgu filmlerinde sıkça gördüğümüz holografik ekranlar, teknolojinin hızlı ilerleyişiyle artık hayal olmaktan çıkıyor ve evlerimizin bir parçası haline geldi. Eğitimden eğlenceye, sağlıktan iş dünyasına kadar geniş bir yelpazede kullanım …

Telefonunuzun şarjı gün boyu bitmesin! İşte en uzun pil ömrüne sahip telefonlar

Akıllı telefon kullanıcıları için pil ömrü, cihaz seçiminde en kritik faktörlerden biri olmaya devam ediyor. Günümüzde telefonların batarya süreleri 20 saate kadar çıkabiliyor ve bu durum, kullanıcıların tercihlerinde belirleyici bir rol oynuyor …

James Bond oyunu ve dahası 7 Haziran’da gösterilecek

Yeni James Bond oyununun geleceği yıllar önce duyurulmuştu. James Bond birkaç gün içinde tanıtılıyor.

Havadan benzin üretmek gerçek mi oldu?

New York merkezli bir girişim havadan doğrudan benzin üretebilen bir makine geliştirdiğini duyurdu.

Bilimsel gerçek ortaya çıktı: ABD’li şirket, Ulu Kurt diriltmediğini itiraf etti

Amerikan biyoteknoloji ve genetik mühendisliği şirketi Colossal Biosciences, Game of Thrones dizisiyle tanınan ‘Ulu Kurt’ (Korkunç Kurt) olarak ün kazanan ve 12 bin yıl önce nesli tükenen bir kurt türünü dirilttiğini açıklamıştı. Şirketin baş bilim insanı Beth Shapiro, yaratılan hayvanların 20 gen düzenlemesi yapılmış gri kurt olduğunu itiraf etti.

Gizem derinleşiyor… 6. yüzyıldan kalma kovadan insan kremasyonu çıktı

İngiltere’nin en gizemli arkeolojik alanlarından biri olan Sutton Hoo, yeni bir keşifle yeniden gündemde. 1986 yılında bulunan ve Bizans dönemine tarihlenen Bromeswell Kovası, yapılan mikrokazı sonucunda insan kremasyonu içerdiği ortaya çıktı. Bilim insanları, bu bakır alaşımlı kabın bir zamanlar sadece estetik bir obje olmadığını, aynı zamanda önemli bir bireyin kalıntılarını taşıdığını belirledi.