Kovid-19 salgını döneminde yükselişe geçen aşı karşıtlığı, eski hastalıkların yeniden görülmesine neden oldu. İstanbul’da hastanelere kızamık şüphesiyle başvuranların sayısındaki artışa işaret eden Medipol Çamlıca Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Akif Çelik, “Son dönemde kızamık vakalarında arttı. Genelde çocuklarda görülen bu hastalıkta en büyük risk faktörü aşısız olmak ve kalabalık ortamlarda bulunmak” dedi. Çelik, hastaların döküntü ve yüksek ateş şikayetiyle hastaneye başvurduğunun altını çizdi.
Çocukların ilk 9 ay anne sütüyle beslendiği takdirde anneden geçen antikorlar sayesinde kızamık hastalığından korunduğunu ifade eden Çelik, “9’uncu aydan sonra antikor kalmadığı için aşı uygulanıyor. Bu sayede vaka sayıları azaltılarak salgının önüne geçiliyor. Aşı karşıtlığı ve kalabalık ortamlar nedeniyle kızamık vakalarında ciddi oranda artma gözlemliyoruz. Kızamık hastalığı ishal gibi hafif komplikasyonların yanı sıra zatürree, orta kulak iltihabı, akut beyin iltihabı, gözde kornea ülseri gibi durumlara sebep oluyor” diye konuştu.
Kızamık hastalığının tipik olarak maruziyetten 10-14 gün sonra başladığını söyleyen Çelik, “Ateş, öksürük, rinit (soğuk algınlığı, ateş, hapşırma), konjonktivit (kırmızı gözler) ve döküntü oluyor. Hastalarda 40 dereceyi bulan yüksek ateş görülürken, bu durum yaklaşık 1 hafta sürüyor. Çok nadir görülen ağız içindeki koplik lekeler, kızamık tanısının konulmasına yardımcı oluyor” şeklinde konuştu. Kızamık aşılarının ücretsiz yapıldığını ifade eden Çelik, bulaşıcı hastalıklardan aşı ile korunulduğunu söyledi.